İl Müdürümüz Arif LAÇİN tarafından yapılan açıklamada; Disleksi özel öğrenme güçlüğü gruplarından biri olup normal veya normal üstü zekaya sahip olan bireylerde okuma becerilerinde yaşanan güçlük olarak tanımlanmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre toplumun %9-11’i disleksiden etkilenmektedir. Bu kapsamda, disleksi konusuna dikkat çekmek, farkındalık oluşturmak ve yaşanan sorunlara ilişkin çözüm önerileri geliştirmek amacıyla Avrupa Disleksi Birliği öncülüğünde Birliğe üye ülkeler ile BM, DSÖ ve APA tarafından gerçekleştirilen ortaklaşa çalışmalar doğrultusunda 2022 yılı Genel Kurulunda 1-8 Ekim Disleksi Haftası, 8 Ekim tarihi ise Disleksi Farkındalık Günü olarak belirlenmiş ve disleksi için turkuaz mavisi renk olarak kabul edilmiştir.

Kişinin normal veya üstün zekâ düzeyinde olmasına rağmen okuma, yazma ve dil becerilerinde problem yaşamasına sebep olan özel öğrenme güçlüğü olarak tanımlanan disleksi, genellikle okuma bozukluğu şeklinde gözlemlenmektedir. Kişiden kişiye değişen belirtilerin en yaygın olanları; harflerin anlamakta güçlük çekme, harf sırasını atlama, benzer eş sesli harfleri karıştırma, okuma esnasında bir sonraki alt satıra geçmede zorluk, hece tekrarları yapma, harfleri okurken, yazarken harflerin yerini değiştirme şeklinde görülmektedir. Aynı zamanda bu güçlüğü yaşayan bireylerin çoğunda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bulunabilmektedir. Okul öncesi dönemde belirtiler vermesine rağmen en çok ilkokul döneminde belirgin hale gelmekte, halk arasında öğrenme güçlüğü olarak bilinen disleksi çocukluk çağında gelişmektedir.

Disleksinin genetik ve çevresel faktörlerden kaynaklı olduğu düşünülmektedir. Beyin hasarı, inme geçirme, bunama gibi nedenlerle sonradan da oluşabilen disleksi, beynin dili işleme kısmındaki problemlerden kaynaklanmaktadır. Disleksi teşhisinde hafıza testleri, görme testleri, heceleme testleri ve okuma testleri kullanılmaktadır.

Erken teşhis edilip uygun bir eğitim modeli ile gelişimin desteklenmesi oldukça önemli bir farkındalık oluşturmaktadır. Disleksili çocukların okul öncesi dönemlerde iyi bir eğitimciye ihtiyacı olup, anaokulu öğretmenlerinin bu konuda bilgilendirilmesi gerekmektedir. Disleksi olan bireylerin birçoğu eğitim hayatında özel ders veya özel bir eğitim programı ile başarılı olmaktadır.

Disleksi eğitimi konusunda; çocuğa bireysel ya da grup halinde özel bir eğitim verilmesi, eğitimin bu alanda uzmanlaşmış kişiler tarafından verilmesi, bireyde dikkat bozukluğu, kaygı gibi psikolojik problemler var ise onların tedavi edilmesi, dikkat arttırıcı ilaçlar kullanılması başlıca dikkat edilmesi gerekenler arasında yer almaktadır.

Çocukların sadece akademik hayatlarının değil, akademik başarısızlık nedeniyle psikososyal gelişimlerinin bu durumdan olumsuz etkilenebilmektedir. Erken tanının aile ve öğretmenlerin farkındalığı ile mümkündür. Soruna yaklaşımda okul, aile, psikolog, psikiyatrist ve özel eğitim uzmanının işbirliği önemli ve gerekli görülmektedir.

Disleksi farkındalık rengi turkuaz olarak belirlenmiş olup, bu doğrultuda farkındalık oluşturmak amacıyla 8 Ekim günü herkesi turkuaz giymeye, turkuaz takmaya, turkuaz ışık yakmaya davet ediyoruz.