Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Mahinur Özdemir Göktaş, "Türkiye olarak, kadının güçlenmesini destekleyen çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz. Kadının güçlenmesi, daha güçlü ve adil bir toplum için kritik bir öneme sahip." dedi
Bakan Göktaş, Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonunun 69'uncu oturumu kapsamında Yeşilay tarafından Türkevi'nde düzenlenen Bağımlılık ve İyileşme Konulu Kadın Forumu'na katıldı.
Küresel esenliğe giden yolda bağımlılığı en ciddi sınamalardan biri olarak nitelendiren Göktaş, "Bu sorun, bireyin sağlığını ve bütünlüğünü etkileyerek ailesini, çevresini ve nihayetinde toplumu da olumsuz etkiler. Diğer yandan, bağımlı kadınların şiddete ve istismara karşı daha savunmasız hale geldikleri de bir gerçek." diye konuştu.
Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi'ne göre, 2022'de uyuşturucu kullanan her 4 kişiden 1'i kadın olmasına rağmen tedavi görenlerin yalnızca 5'te 1'ini kadınların oluşturduğuna dikkati çeken Göktaş, konuşmasına şöyle devam etti:
"Kadın, bağımlılıkla mücadele ederken, damgalanmayla, kalıp yargılarla ve içinden çıkmaya çalıştığı derin travmalarla da mücadele ediyor. Kadınlar, aile içindeki anne, eş ve kardeş rollerinden dolayı toplumsal önyargılarla karşılaşma riski taşır, bu da çoğu zaman tedaviden kaçmalarına yol açar. Ayrımcılığa maruz kalma, çocuklarının velayetini yitirme, işini kaybetme korkusu, kadınları tedaviden geri durmaya zorlar."
"Bağımlılıkla mücadeleye katkı sağlıyoruz"
Sağlık Bakanlığının uyuşturucu ile mücadele kapsamında danışmanlık, arındırma, tedavi, rehabilitasyon ve yatarak tedavi hizmetlerini geliştirip yaygınlaştırdığını dile getiren Göktaş, şu ifadeleri kullandı:
"Biz de Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak, Sağlık Bakanlığı koordinesindeki ulusal politika belgeleri doğrultusunda ülkemizde bağımlılıkla mücadeleye katkı sağlıyoruz. 2024-2028 yıllarını kapsayan Kadının Güçlenmesi Strateji Belgesi ve Eylem Planımızın temel eksenlerinden birini, kadın sağlığı olarak belirledik. Bu eksende, kadınların bağımlılıkla mücadeledeki özel ihtiyaçları ve karşılaştıkları güçlüklere odaklanan faaliyetlere yer verdik.
Eylem Planımız kapsamında, ülke genelinde bağımlılıkla mücadele eden Toplum Sağlığı Merkezleri ve Sağlıklı Hayat Merkezlerinin kapasitesini güçlendirmeyi planlıyoruz. Bunun yanı sıra önümüzdeki dönemde, Sağlık Bakanlığı işbirliğiyle bağımlı bireylere etkin müdahale için Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM), Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) ile Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi Merkezi (AMATEM) arasında vaka yönlendirme prosedürlerini belirleyeceğiz."
Bakanlık olarak, bağımlılıkla mücadele eden ve şiddetle mücadele kuruluşlarından hizmet alan kadınlara destek sunan personelin kapasitesini güçlendirmek için çalışmalar yürüttüklerini de söyleyen Göktaş, "Bu kapsamda Yeşilay işbirliğiyle 81 ildeki kadın konukevleri ve ŞÖNİM'lerde görevli personele bağımlılıkla mücadeleye ilişkin farkındalık eğitimleri verdik." dedi.
"Bilgi ve farkındalık artırıcı etkinliklere ağırlık vereceğiz"
Bakanlık olarak 2020-2023 yıllarında 5 binden fazla kadına, tütün kullanımının sağlık ve sosyal zararları ile kendilerini, ailelerini ve çevrelerini koruma yöntemlerine ilişkin farkındalık eğitimi verdiklerini aktaran Göktaş, "Önümüzdeki dönemde, Eylem Planımız doğrultusunda, kadınların bağımlılıkla mücadele ve tedavi süreçlerinde güçlenmelerini destekleyecek bilgi ve farkındalık artırıcı etkinliklere ağırlık vereceğiz." diye konuştu.
Bağımlılığı, şiddeti doğuran ciddi risk faktörlerinden biri olarak nitelendiren Göktaş, şunları söyledi:
"Söz konusu faktörü dikkate alarak, 6284 sayılı kanunda bağımlı şiddet uygulayanların tedavisine yönelik önleyici tedbirler öngördük. Bu tedbirler, Sağlık ve İçişleri Bakanlıklarımızla işbirliğinde uygulanıyor. Bunun yanı sıra, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 4. Ulusal Eylem Planı stratejimize uygun olarak, TÜBİTAK işbirliğiyle Şiddet Uygulayanlara Yönelik Psikososyal Müdahale Modeli projesini başlattık. Projede, alkol ve madde bağımlısı şiddet uygulayıcılarına özel müdahaleler yer alacak. İzleyen dönemde, Sağlık Bakanlığı ile YEDAM ve AMATEM personelinin kadına yönelik şiddetle mücadelede farkındalığını artırmak için işbirliği yapmayı hedefliyoruz."
"Kadının güçlenmesini destekleyen çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz"
Bakan Göktaş, kadınların sürdürülebilir iyilik halleri için ekonomik bağımsızlığın büyük önem arz ettiğini vurgulayarak, kadınların iş hayatındaki engelleri kaldırmak için doğum sonrası yarı zamanlı çalışma hakkı ve zorunlu günlük bakım hizmetlerini içeren yasal düzenlemeleri hayata geçirdiklerini belirtti.
Ayrıca kadın kooperatifleri ve girişimciliğini desteklemek için özel sektör ve kamu kuruluşlarıyla işbirliği yaptıklarını da aktaran Göktaş, şunları kaydetti:
"Kadınların iş gücüne katılımını destekleyen çalışmaların, bağımlılıkla mücadele eden ve bu savaştan galip çıkan kadınları güçlendireceğine inanıyoruz. Çünkü biliyoruz ki ekonomik ve sosyal açıdan güçlenen kadınlar bağımlılıkla mücadelenin de güçlü birer aktörü olurlar.Türkiye olarak, kadının güçlenmesini destekleyen çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz. Kadının güçlenmesi, daha güçlü ve adil bir toplum için kritik bir öneme sahip. Zira hiç şüphe yok ki, toplumsal iyileşme, kadının iyileşmesiyle başlar."
KADEM'in "Kadın Emeğini Anlamak" paneline katıldı
Göktaş, Kadının Statüsü Komisyonu toplantısı kapsamında, Kadın ve Demokrasi Vakfınca (KADEM) Türkevi'nde gerçekleştirilen "Kadın Emeğini Anlamak" paneline de katıldı.
Panelin açılışında konuşan Göktaş, kadınların pek çok alanda ekonominin ve toplumsal yapının bel kemiğini oluşturduğunu belirtti.
Kadınların emeğinin ekonomik ve sosyal katkılarının yeterince görülmediğine dikkati çeken Göktaş, "Türkiye olarak, kadın emeğinin tüm boyutlarıyla tanınması ve desteklenmesi yönünde politikalarımızı şekillendiriyoruz. Bu anlamda kadınların toplumsal ve ekonomik katkılarını sadece maddi değil, kültürel ve sosyal boyutlarıyla da ele almayı ilke edindik. Çünkü ancak böyle bir yaklaşım, toplumsal adalet ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerimize ulaşmada bizlere yol gösterecektir." ifadelerini kullandı.
Kadın emeğinin hak ettiği şekilde tanınabilir hale getirilmesi için özel sektör ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliğini anahtar olarak gördüklerini dile getiren Göktaş, Bakanlığı tarafından bu konuda yapılan projelere ilişkin örnekler verdi.
Göktaş, 1248 yeni kadın kooperatifi kurulmasına destek sağladıklarını belirterek "Kadınların Kooperatifler Yoluyla Güçlendirilmesi Projesi kapsamında eğitimler, danışmanlık, paydaş ve pazarlama toplantıları, deneyim paylaşımları, yurt içi ve yurt dışı çalışma ziyaretleriyle 14 bin 754 kişiye ulaştık. Tüm bu çalışmalarla gördük ki, kadınlar üretkenliği, değişen koşullara uyum becerisi ve ileri görüşlülüğüyle ekonomik alanda büyük başarılara imza atıyor." diye konuştu.
"Tüm paydaşları, kadın emeğini tanıma, destekleme adına ortak çabaya davet ediyorum"
Kadınları destekleyen her politikanın, onların çalışma hayatı ve girişimcilik faaliyetleri açısından da çok önemli olduğunu dile getiren Göktaş, şunları söyledi:
"12. Kalkınma Planı'mız da kadınların iş dünyasına katılımını kolaylaştıran, somut adımları ve hedefleri içeren önemli bir yol haritasıdır. Planda belirtilen hedefler çerçevesinde, 2028 yılı sonuna kadar, kadın iş gücüne katılma oranını yüzde 40,1'e, kadın istihdam oranını ise yüzde 36,2'ye yükseltmek için çalışıyoruz."
Göktaş, hem kamu hem de özel sektörde kadın emeğini her boyutuyla tanımanın ve desteklemenin sürdürülebilir kalkınma için elzem olduğunu dile getirerek şöyle devam etti:
"Biliyoruz ki kadın emeği üzerine yapılan bu tür etkinlikler, yalnızca bir söylem ya da akademik bir tartışma alanı değildir. Aynı zamanda, politikalarımızı yönlendiren, eşitlik ve adaletin temelini oluşturan dinamik bir dönüşüm sürecidir. Bu sürecin bir parçası olarak, kadın emeğine verilen değeri artırmak sosyal ve ekonomik politikalarımızın merkezinde yer almaktadır. Tüm paydaşları, kadın emeğini tanıma, destekleme ve sürdürülebilir kalkınmamıza entegre etme adına ortak çabaya davet ediyorum. Kadınların gücünü, azmini ve yaratıcılığını en iyi şekilde değerlendireceğimiz küresel bir ekosistem oluşturma inancıyla, katılımınız ve desteğiniz için teşekkür ediyorum."