Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Mahinur Özdemir Göktaş, "İyilik yapmanın gönülden geldiğini, samimiyet gerektirdiğini, aşkla yapılan her işin hayırla sonuçlandığını bizlere yaşayarak, yaşatarak kanıtlayan 'kırmızı yeleklileri' her zaman bizim gizli kahramanlarımız olarak gördüm. Her afette, her zor günde sayısı artan 'kırmızı yelekliler' gönüllerimizi de fethettiler." dedi.

Türk Kızılay tarafından düzenlenen "Uluslararası Kırmızı Yelek Gönüllülük Ödül Töreni" Haliç Kongre Merkezi'nde yapıldı. Törenin açılışında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın, yazılı mesajı okundu.

Bakan Göktaş, yaptığı konuşmada, kırmızı yeleklilerin iyilik timsali ve insanlığın yüz akı birer kahraman olduğunu söyledi.

Kırmızı yeleklilerin Türkiye'nin ve insanlığın geleceğine, merhametin bu topraklarda nice yıllar hüküm süreceğine dair inancını tazelediğini kaydeden Göktaş, "Türk kültüründe heyecanın ve kudretin sembolü olan kırmızı renk Anadolu insanının yardım için çırpınan yüreğinin nişanesi olmuş. İyilik yapmanın gönülden geldiğini, samimiyet gerektirdiğini, aşkla yapılan her işin hayırla sonuçlandığını bizlere yaşayarak, yaşatarak kanıtlayan 'kırmızı yeleklileri' her zaman bizim gizli kahramanlarımız olarak gördüm. Her afette, her zor günde sayısı artan 'kırmızı yelekliler' gönüllerimizi de fethettiler." ifadelerini kullandı.

Göktaş, bakanlıkları bünyesinde hizmet veren psikososyal destek personellerinin de kırmızı yelekliler arasında yer aldığını kaydederek, Türk Kızılay gönüllüleriyle birlikte büyük bir ekibi oluşturduklarını belirtti.

Kırmızı yeleklilerin ülkeyi ve dünyayı yaşanabilir kılmak için güçlerini birleştirdiklerini ve büyük bir takdiri hak ettiklerini vurgulayan Göktaş, "Yaşadığımız doğal afetler, coğrafyamızda yaşanan hadiseler, küresel ölçekte tüm toplumları sarsan salgın hastalıklar insanın insana muhtaç olduğunu, iyiliğin tüm zorlukları bertaraf ettiğini, dayanışma ile hayatın her gün yeniden kurulabileceğini bizlere gösterdi. Son birkaç yılda atlattığımız her badire aslında bize bir şey daha öğretti; ülkemiz ne kadar güçlü, insanımız ne kadar yardımsever." şeklinde konuştu.

Türkiye Afet Müdahale Planı'nın paydaşı olduklarını anımsatan Göktaş, "Sizler sadece yemek yapmıyorsunuz, gönüllü olarak her alanda bizlerin yanındasınız. Bizim de görevlerimizden birisi ayni bağış ve depo yönetimi ile psikososyal destek çalışma gruplarının koordinasyonundan sorumluyuz. Sorumluluklarımızı yerine getirirken sadece kamu kurumlarından değil, siz gönüllülerin iştirakiyle oluşturulan sivil toplum kuruluşlarından da destek alıyoruz." açıklamasında bulundu.

Göktaş, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından afetzede vatandaşların ihtiyaçlarının tespiti, yardımların dağıtımı, psikolojik ilk yardım gibi çalışmaları STK'lerle birlikte koordinasyonla gerçekleştirdiklerini belirtti.

Deprem ve afet bölgesi çalışmalarında hizmet üretmenin zor olduğu alanlardan biri olduğunu aktaran Göktaş, "Bazılarınızın depremzede olmasına rağmen deprem enkazından kalkıp başkalarının yarasını sarmaya anında koştuğunuzu da biliyoruz. Hepinize minnettarız." dedi.

Göktaş, gönüllülüğün sadece bireysel iyiliği değil, aynı zamanda kolektif gücü ve dayanışmayı da temsil ettiğini, ayrıca gönüllülerin başkalarına da örnek olarak bu halkanın büyümesini sağladığını anlattı.

Göktaş, gönüllülerin yaptıkları iyilik ve çalışmaların bir karşılığının olmadığını ama yapılan ödül töreninin sembolik ve anlamlı olduğunu kaydetti.