…
22 Ocak 2020, Çarşamba Ankara,Türkiye

Genel Müdürümüz TRT’de Koruyucu Aile Hizmetini Anlattı


Genel Müdürümüz Dr. Selahattin Güven TRT Haber kanalının öğle bülteninde, Bakanlığımızın aile odaklı çalışmalarından koruyucu aile hizmet modelini anlattı.

Evlât Edinme ve Koruyucu Aile hizmet modelinin farklılıkları hakkında bilgi veren Güven, evlat edinme hizmetinin köklü bir geçmişi olduğunu ve bu nedenle Türkiye’de daha fazla bilindiğini belirterek, koruyucu ailenin çocuklar için en çok ihtiyaç duyulan hizmet modellerinden biri olduğunu söyledi.

Genel Müdürümüz Güven şöyle devam etti:

“Bir çocuğu evlat edinme hizmetinden yararlandırabilmemiz için,  çocuğun ebeveynlerinin yazılı izni gerekiyor.  Sürecin de bir yıla yakın takip edilmesi. Tabii bu süre içinde çocuğumuz kuruluşta bakılmak durumunda kalıyor. Biz de bunun önüne geçmek için, koruyucu aile hizmetini yaygınlaştırmaya gayret ediyoruz.

 7 bin 300 Çocuk Koruyucu Aile Yanında

2013 yılı itibariyle özellikle Emine Erdoğan Hanımefendinin destekleriyle, ciddi bir ivme kazandık. Şu an 7300 e yakın çocuğumuzun bakımını koruyucu aile yanında sağlıyoruz.

Çocuklarımıza koruyucu aile yanında bakım sağlarken her zaman ailelerimizin yanında oluyoruz.

Evlât edinmede ise,  çocuğu evlat edindirdikten sonra devlet olarak süreci takip edemiyoruz. Yani bu herhangi bir ailenin çocuğunu koruyucu önleyici hizmetler kapsamında nasıl takip ediyorsak evlat edinmede de o kadar takip edebiliyoruz.

Düzenli Takip

Ancak koruyucu ailede, çocuğumuzu ilk yıl her ay olmak üzere, 18 yaşına gelinceye kadar takip ediyoruz. Koruyucu aile yanında bakılan çocuğumuzun bütün eğitim hayatını, sağlıkla ilgili ihtiyaçlarını ailelerimizle birlikte takip ediyor, ihtiyaç duydukları psikososyal desteği sağlıyoruz. Ailelerimizin de yanında oluyoruz. Ailelerimiz çocuk bakımı konusunda ihtiyaç duydukları konuda psikologlarımız, sosyal çalışmacılarımız, sosyologlarımız ve diğer meslek elemanı arkadaşlarımızın desteğine başvurabiliyorlar.  Ama evlat edinmede böyle bir imkân bir yılın sonunda ortadan kalkıyor.”

Hedef: Bütün Çocukların Aile Yanında Bakılması

Koruyucu aile yanındaki çocuklarda ne tür değişiklikler gözlemlendiği yönündeki soruyu da yanıtlayan Genel Müdürümüz, şöyle devam etti:

“Çocuğun doğal ortamı, aile ortamıdır. Bizim hedefimiz hiçbir çocuğun kuruluşta olmaması. Şu anda 13 bin 800 çocuğumuza kuruluşlarımızda bakıyoruz ve hedefimiz bu çocukların hepsinin aile yanında bakılması.

Çocuklarda Olumlu Değişiklikler Gözleniyor

Bunun sonuçlarını aslında birkaç şekilde görebiliyoruz. Engelli bir çocuğumuzu koruyucu aileye verdiğimizde, engel durumunun azalmaya başladığını görüyoruz. Çocukların anne baba sevgisiyle yeniden bir araya geldiklerinde, aile ortamının sıcaklığında büyüdüklerinde toplumla entegrasyonunun daha kolay olduğunu görüyoruz.

Okul başarısının da arttığını görüyoruz. Özellikle koruyucu aile yanındaki çocuklarımızın akademik başarıları daha yüksek. Bu anlamda biz çocuklarımızın mutlaka aile ortamında yetişmelerini istiyoruz.

Çalışanlara Teşekkür

Ancak bilinmesi gerekir ki bizim bakıcı annelerimiz, meslek elamanlarımız gerçekten çok fedakârca çalışıyor kuruluşlardaki çocuklarımız için. Yeri gelmişken onlara teşekkür etmek istiyorum buradan. Ama her çocuk kendine özel anne babası olsun ister, kardeşi olsun ister. Bu da doğal bir durgu.”

“İnsan İnsanın Dermanıdır”

Programda korucuyu aile olmayı düşünenlere de seslenen Genel Müdürümüz: “Lütfen bir daha düşünün! Gelin bu çocuklarımızla tanışın.  Bu çocukların sizlere ihtiyacı var.  Bir söz var biliyorsunuz, “insan insanın kurdudur”  bence bu insanlığa yapılmış büyük bir kötülüktür. “İnsan insanın dermanıdır”  diye düşünüyorum. Birbirimizin dermanı olalım. Birbirimizin yaralarını saralım. Çocuklarımızın yaralarını sardığımızda onları iyileştiriyoruz ama aslında en büyük iyiliği kendimize yapmış oluyoruz. Bu anlamda bütün ailelerimizi koruyucu aile olamaya davet ediyoruz.” dedi.