…
23 Şubat 2022, Çarşamba Ankara, Türkiye

“Engelli Çocuklar Dâhil Olmak Üzere Çocuk Haklarının Korunması ve Geliştirilmesi Çalıştayı”


Bakanlığımız ile İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik, Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi (SESRIC) işbirliğinde düzenlenen “Engelli Çocuklar Dâhil Olmak Üzere Çocuk Haklarının Korunması ve Geliştirilmesi Çalıştayı” başladı.

Çevrim içi olarak gerçekleştirilen ve üç gün sürecek çalıştayın açılışında Genel Müdürümüz Dr. Musa Şahin bir konuşma yaptı. 

Konuşmasına Türkiye’nin dönem başkanlığında 7-9 Aralık 2019 tarihlerinde İstanbul’da yapılan İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Sosyal Kalkınmadan Sorumlu Bakanlar I. Konferansını hatırlatarak başlayan Şahin, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın kurulduğu ilk günden bu yana üye ülkelerle işbirliği ve dayanışmayı güçlendirmeye, İslam dünyasının haklarını korumaya devam ettiğini söyledi.

İşbirliği ve sorumluluk paylaşımı sürecinde tüm İslam ülkelerinin, uluslararası kurum ve kuruluşların çok önemli rollere sahip olduğunu belirten Şahin,  Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının, bölgesel ve küresel anlamda çocuk haklarının korunması ve güçlendirilmesi konusunu önemsediğini ve devletlerarası işbirliğine açık olduğunu ifade etti.

“Her Çocuk Saygı Gösterilecek Ve Görüşleri Alınacak Kendine Özgü Bir Bireydir”

Çocukların yaşadıkları toplumların üyeleri olduğunu ve her çocuğun, saygı gösterilecek ve görüşleri alınacak kendine özgü bir birey olduğunu söyleyen Genel Müdür Şahin,  her çocuğun, geliştirilmeye değer becerileri ve karşılanması gereken ihtiyaçları olduğunu ve bu noktada sadece ebeveynlerin değil devletin de önemli sorumlulukları olduğunu kaydetti.

Çocuklara dair bütün hakların Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi ile belli bir standarda kavuşturulduğunu hatırlatan Şahin, Türkiye’nin bu sözleşmeyi 1990 yılında imzaladığını ve çalışmaların da bu eksende yürütüldüğünü söyledi. Şahin şöyle devan etti:

“Türkiye tarih boyunca, çocuğa ve çocukların korunmasına önem veren bir ülke olmuştur.

Türk kültüründe bulunan sevgi ve merhamet duyguları çocuk haklarını önemli bir olgu yapmıştır.

“İslam Dininde Kur’an-ı Kerim’de Çocuğun Korunması İçin Hükümler Bulunur”

Ayrıca; İslam dininde Kur’an-ı Kerim ve hadislerde çocukların özel olarak korunması ve bakımına ilişkin hükümler de bulunmaktadır.

İslam dininde çocuğa özel olarak önem verilmiş, onun korunup gözetilmesi gerektiği ilkesi benimsenmiştir.

Çocuklar bağlamında, ülke olarak çocuk haklarının gözetilmesi ve geliştirilmesinde İslam dünyasındaki işbirliği ve dayanışmanın önemine her zaman dikkat çekmekteyiz.

Çünkü yaşanan savaşlardan, terörden, göçten, yoksulluktan ve doğal afetlerden en çok etkilenen çocuklar olmaktadır.

Ülkemiz 1.7 Milyon Mülteci Çocuğa Ev Sahipliği Yapıyor

Yaklaşık olarak 1.7 milyon mülteci çocuğa ev sahipliği yapan ülkemiz Kovid salgını süresince de insani değerleri merkeze alan bir yaklaşım sergilemiştir.

Türkiye çocuk hakları konusunda İslam İşbirliği Teşkilatının çalışmalarını her zaman desteklemekte ve bu çalışmalara ivme katmaya devam etmektedir.

Bizler, İslam İşbirliği Teşkilatı Çocuk Hakları Sözleşmesi’yle ilgili adımları çok önemli buluyor, bu adımların Müslüman ülke ve halklar arasındaki işbirliği ve dayanışmanın yanı sıra dünyanın diğer ülkeleriyle ilişkilerin geliştirilmesine de katkı sağlayacağına inanıyoruz.

Bu kapsamda İslam İşbirliği Teşkilatı Bağımsız Daimi İnsan Hakları Komisyonu tarafından Suudi Arabistan'ın Cidde şehrinde düzenlenen “İslam İşbirliği Teşkilatı Çocuk Hakları Sözleşmesi Taslağı"nın ele alındığı Hükümetler arası Uzmanlar Grubu Toplantısına katılmış olmaktan memnuniyetimizi de belirtmek isterim.

Bu vesile ile İslam İşbirliği Teşkilatına üye ülkelerin tüm katılımcılarına, çocuk alanında verdikleri katkılardan dolayı şükranlarımı sunuyorum.

Verimli bir çalıştay olmasını diliyor, emeği geçen çalışma arkadaşlarıma ve tüm katılımcılara teşekkür ediyorum.”

İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi (SESRIC) tarafından düzenlenen “Engelli Çocuklar Dâhil Olmak Üzere Çocuk Haklarının Korunması ve Geliştirilmesi Çalıştayı” çevrim içi olarak üç gün sürecek. Aile ve Sosyal Hizmet Bakanlığının konuya ilişkin çalışmaları ilgili daire başkanları tarafından yapılacak sunumlarla katılımcılarla paylaşılacak.