Otizm, tam adıyla Otizm Spektrum Bozukluğu; belirtileri yaşamın ilk üç yılı içinde ortaya çıkan nörogelişimsel bir durumdur. Otizm durumu sosyal etkileşime ve iletişime zarar verir, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açar. En çok görülen belirtileri, göz teması kuramama, adı söylendiğinde tepkisiz kalma, iletişimde kayıtsızlık, konuşmada gecikme, cümle ve sözcük tekrarı, takıntılı davranışlar, yaş gurubuna uygun oyunlara katılmama gibi belirtilerdir.

Bu bozukluğun oluşmasında genetik faktörler ile birlikte çevresel faktörlerin de etkili olabileceği düşünülmektedir. Erken yaşta tanınır ve uygun şekilde yönlendirilirse, özel eğitim ile birlikte tedaviden olumlu sonuçlar alınabilmektedir. Bu nedenle Otizmli bireylerin farkındalıklarını ve yaşam kalitelerini artırmak amacıyla özel eğitimlerle, sportif eğitimler ile desteklemeli, bağımsız bir birey olma yönünde hayata hazırlamalıyız. Bu bilincin oluşabilmesi amacıyla da özellikle de anne babaların ve tüm toplumun farkındalık düzeylerini artırmalı, tanıtıcı, bilgilendirici her türlü faaliyet ve etkinliklerle halkımızı bilinçlendirmeliyiz.

Hepimizin bildiği gibi Otizmli olmak, hiçbir bireyin tercihi değildir ancak onların farkında olmak bizlerin tercihi olacaktır. Sevgimiz ve desteğimiz ile her daim yanlarında olacağız. Bu vesileyle 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Gününü kutluyorum.